4 Ağustos 2020 Salı

GEÇ KALAN DİSK TARİHİ

1967 yılında kurulan, Türkiye'de gerçek işçi sendikacılığının örneklerini hayata geçiren ve kısa zamanda işçilerin gönlünü kazanıp örgütlenmesini tamamlayan, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu, 1967-1975 yıllarını kapsayan çalışmalarını DİSK TARİHİ adıyla kitaplaştırdı.

Beş ay önce elime geçen bu kitaba, önce sayfalarını karıştırarak şöyle bir bakmıştım.
Daha sonra bunun bana yetmeyeceğini düşünüp, kendime verdiğim sorumluluk gereği bütününü okumalıydım.
Öyle de yaptım...
Kitabı, baştan sona kendime ayırdığım okuma programına göre uzunca bir zaman diliminde bitirdim.

Kuruluşundan itibaren T.MADEN-İŞ Sendikasının bir üyesi, yönetim kadrolarında görevler alan bir neferi olarak belirtmeliyim ki, "DİSK TARİHİ" maalesef çok geç kalan bir kitaptır.
Ne yazık ki DİSK kurucuları ve yükselme dönemi yöneticilerinden hayatta olan kimse kalmadı herhalde...

"Geç kalan DİSK Tarihi" demem bu nedenledir.
Yoksa, bir boşluğu dolduran, geleceğe ışık tutan her kitap, bana göre tabii ki yerinde ve zamanında yazılıp yayımlanmış demektir.

Gerçeğe bakarsak, "DİSK Tarihi" kitabı gelecekte işi sınıfına, onun sendikal birliği, çalışma, hayat mücadelesi ve yaşantısına bir fayda sağlayacak olursa kendi branşında bir tarih kitabı olacaktır...
Tarih kitabında ne kadar acı, ne kadar yanlış karar ve uygulamalar, olsa bile onların da yer alması gerekir.             

"DİSK TARİHİ" elbette kolay yazılamaz, bu durumun farkında olmak gerekir.
DİSK ve üye sendikalar tarafından yazılan haber bültenleri, sendika dergileri, sendika gazetelerinde yer alan haberlerini, yetkililerinin demeçlerini bulup, bunları bir araya getirmek muhakkak ki kolay bir iş değil.

DİSK'in bu kısa dönem de yaptığı, gerçekleştirdiği önemli çalışmaları, yapmak istediği ve gerçekleştiremedikleri çalışmaları, bilgi ve belgeleri bir araya getirip kamuoyuna sunmak mükemmel bir emek sonucudur.

Türkiye çalışma hayatımızda, ne yazık ki 12 Mart 1971 darbesi ile 12 Eylül 1980 Cuntacılarının halkın önemli bir bölümüne karşı yapıp, zalimce uyguladıkları iki darbe yaşandı.

12 EYLÜL 1980 BİR KARABASAN

Bu iki darbe de, özellikle 12 Eylül 1980 cunta yönetimi ile sivil uzantılarının birlikte uygulamaları, DİSK ve üyelerinin adeta karabasanı olup üzerilerine çöktü...

Görüleceği üzere DİSK, bu sekiz yıllık çalışma döneminde, Türkiye'de sıradanlaşan sendikal hareketlere son vermeye çalışmış, gerçek sendikacılık uygulamalarına devrimci bir anlayış ile yeni bir boyut kazandırmıştır.
Bu da yazılan bu bölümlerde açıkça görülmektedir.

Kitabın hazırlanmasına karar alan, belge toplayan, elindeki bilgi ve belgeleri yapımcılara veren, bunları bir araya getirenleri kutluyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder