16 Ağustos 2019 Cuma

TÜRK-İŞ BAŞKANI KASADA PARA YOK DEDİ


TÜRK -  İŞ Başkanı Ergün ATALAY 14 AĞUSTOS 2019 Tarihinde FOX Televizyonunun Çalar Saat programına çıktı. Yaklaşık 200 bin kamu işçisini kapsayan ve kamu oyunda oldukça eleştiri alan 2019-2020 toplu iş sözleşmesini neden imzaladıklarını anlattı. "Kasada paramız yok"dedi.

Düşük zam teklifi gelirse greve gideriz, Zonguldak Maden işçileri ve Darphane işçileri ise greve başlamaya hazır diyen Ergün Atalay, TV programında grev eyleminden neden vazgeçtiklerini "bekâra karı boşamak kolay" söylemiyle noktaladı. Ayrıca "greve gidersek işçinin masraflarını nasıl karşılarız, kasada paramız yok?" dedi.

Sayın Başkan grev sadece para ile yapılmaz. Sendikacının ana görevi emeğin ve emekçinin hakkını her koşulda sonuna kadar savunmak ve korumaktır.

Elbette grevde, işçiye yardım yapılacaktır ve yapılmalıdır. Sendika yöneticileri bu durumun asgari tedbirini almalıydı...

İşçiden alınan aidatların bir kısmı da bunun için ayrılmalıydı. Türk -İş ve üye sendikalar, kurulduğu günden bu güne kadar yani 60 yılı geçen süre içinde aldığı aidatları ne yaptılar?
Zonguldak Maden işçileriyle, darphane işçilerinin sayısı ne kadardır? Milyonlarca üyenizin varlığından gelen (alınan) aidatlarla bu grevler yönetilemez miydi?
Ben de, işçi kamuoyu da, cümle âlem de biliyor ki asıl neden bu değil.

Kasalarınızda para ne zaman olacak?
Kasalarınız dolu olsa da bir şey fark etmeyecek gibi...


14 Ağustos 2019 Çarşamba

EYLEM Mİ SÖYLEM Mİ

2019 Yılı toplu sözleşme görüşmeleri, TÜRK-İŞ ve Hükumet tarafından tatlıya bağlandı! 
Kurban Bayramı günü imzalanan toplu sözleşme, kamuoyunda olması gerektiğinden çok fazla ses getirdi.
   
TÜRK-İŞ Genel Başkanı, yaklaşık 200.000 kamu işçisini ilgilendiren toplu iş sözleşme sürecinde anlaşmanın sağlandığını açıkladı. 
Zam oranının 2019 Yılı için yüzde 8+4; 2020 Yılı içinse yüzde 3+3 olarak belirlendiğini belirtildi. 
Türk-İş Başkanı - Çalışma Bakanı

Televizyon, yazılı basın ve özellikle sosyal medyada TÜRK-İŞ Başkanı ATALAY, bu güne kadar görülmemiş biçimde eleştiriye uğradı. 
Görüşmeler sırasında Çalışma Bakanına dönerek kısık bir sesle "Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle" dediği ifadesi çokça tepki aldı. 
Bilindiği üzere TÜRK-İŞ masaya yüzde 15 zam teklifi ile oturmuştu. Görülüyor ki imzalanan sözleşme ile  alınanlar, teklifin ancak yarısı gibidir. Türk-İş Başkanı Ergün ATALAY  “Söyleyecek bir şeyim yok, imza atacağım” dedi.

DAĞ FARE DOĞURMADI


Son güne kadar "grevden başka çaremiz kalmadı, 
Zonguldak maden işçileri ve Darphane işçileri greve çıkacaklar" diyen TÜRK-İŞ Başkanı, "sendika başkanları ile beraber karar verdik, söyleyecek bir şeyim yok, imza atacağım” diyerek hem kendi, hem de diğer yöneticilerin anlayış ve kararlarını belirtmiş oldu.

Demek oluyor ki gerçekten akıllarında ve kararlılıklarında, EYLEM fikri ve anlayışı olmayanların söylemleri, çoğu zaman bir şey ifade etmiyor.


Evet GREV sendikal bir eylemdir. 
Menfaat grevi, hak grevi gibi türleri de vardı. Bilindiği üzere 1982 Cunta Anayasası ile işçilerin bu en tabii hakları da tırpanlandı.

İş hayatında eylem deyince çoğu insanın aklına hemen her zaman grev gelir... 

Göğsünüzü gere gere, içinize sinen, işçinin onay verdiği işçi kamuoyunun kabullendiği bir toplu iş sözleşmesi imzaladıysanız mesel yok. 
Böyle bir toplu iş sözleşmesi de, sendikal eylemlerin en büyüklerinden biri sayılır...

Bakın Yalçın Bayer, 14 Ağustos 2019 Tarihli Hürriyet'teki yazısının bir bölümünde "Türk-İş bugüne kadar mücadeleci değil, sürekli uzlaşan bir konfederasyon olmuştur ve gene yanıltmadı." diyerek TÜRK- İş'in  ana vasfını ve uzlaşmacı tavrını tek cümleyle böyle özetliyor.

1 Ağustos 2019 Perşembe

SENDİKAL ÖRGÜTLENME YERİNDE SAYIYOR


Eski adı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olan, TC. Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı 01 AĞUSTOS 2019 Tarihinde, işçi sendikalarının üye sayıları ile ilgili bir istatistik yayınladı. Resmi Gazetede yayınlanan istatistiğe göre  en çok üyesi olan işçi konfederasyonu yine TÜRK-İŞ.

31 Temmuz 2019 Tarihi itibari ile Türkiye'de 13 milyon 764 bin 63 işçinin çalıştığı belirtilmektedir. Buna mukabil sendikalı işçi sayısı 1 milyon 894 bin 170 olarak belirtilmiştir. 
Bu verilere göre sendikalara üye olma oranı yüzde 13,7 olarak görülüyor. Yani çalışan her 100 işçinin 13,7 si sendika üyesi durumundadır.

İstatistikte, işçi sendikaları konfederasyonlarının ve bağımsız sendikaların üye sayılarına ait veriler de belirtilmektedir. Bu duruma göre;
TÜRK-İŞ Konfederasyonunun üye sayısı bir milyon on ikibin ikiyüz yetmiş yedidir. (1,012,277)
HAK-İŞ Konfederasyonunun üye sayısı altıyüz yetmişdört bin dörtyüz dörttür. (674,404)
DİSK Konfederasyonun üye sayısı ise yüz yetmiş sekiz bin altıyüz bir olarak belirtilmiştir.(178,601)

2019 Ocak ayında yüzde 13,8 olan sendikalaşma oranının, 2019 Temmuz ayında yüzde 13,7 ye düştüğü gözlenmektedir. Bu durum Türkiye işçi sendikal  örgütlenmesi konusunda yerinde saydığını belirtmektedir. 
Normal değildir.