15-16 Haziran 1970 Büyük işçi direnişinin üzerinden Ellibeş yıl geçti. Başka bir deyişle Onbeş, Onaltı Haziran 1970 şanlı direnişinin 55. Yılını hatırlıyacağız, konuşacağız belki de kutlayacağız. Bu tarih asla unutulmayacak. İşçi sınıfının iş için, aş için, emeğini, ekmeğini, sendikal özgürlüğünü ve dolayısı ile ailesini korumak için demokratik bir eylem başlatıyordu.
İşte bu haklı demokratik eylemde kendi aleyhlerine çıkarılmak istenen kanunu protesto etmek için yüzbinlerce işçi iş buraktı. Gece çalışanlar fabrika, makine ve tezgah güvenliklerini aldılar. İş paydosundan sonra evlerine gitmediler. Sabah işe gelenler işbaşı yapmadı. 14 Haziran toplantısında kararlaştırdıkları gibi kendilerine en yakın fabrika işçileriyle buluştular. Birlikte çoğalarak yürüdüler. Türkiye işçi sınıfı tarihine adeta 15-16 Haziran adında bir anıt diktiler. Bu konular çok konuşuldu. Şiirler yazıldı, kitaplar yazıldı, yayınlar yapıldı. Belki de o günleri ve o günlerdeki sendikacılığı günümüz sendikacılığı ile kıyaslamak gerekiyor!..
O günlerin yaşandığı sendikal anlayışla, günümüz sendikacılığının benzerlikleri ya da ayrıştıkları hususlar hakkında elbette söylenecek fazlaca söz var.
Şimdilik konuyla örtüşen eski bir değerlendirmemizle yetineceğiz..
BU GÜN 15 HAZİRAN 1970
14 Haziran 1970, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonunun (DİSK) İstanbul Merter Bölgesinde, çok önemli bir toplantısı yapıldı. Bu toplantıya DİSK ve üye sendikaların tüm yöneticileri ile İstanbul ve Kocaeli'de işyeri sendika temsilcileri katıldı.
Süleyman Demirel iktidarı, uzun zamandır 1967 Yılında kurulan, emek dünyası içinde gelişerek büyüyen ve gerçek sendikacılığın temsilcisi haline gelmeyi başaran DİSK'İ zayıflatmayı hatta kapatmayı amaçlayan çalışmalar yapıyordu. Amacına ulaşmak için Sendikalar Kanununda alelacele bir değişikliğe giderek Anayasaya aykırı yeni bir kanun çıkardı.
Sendikal özgürlüğü ortadan kaldırmayı amaçlayan, Anayasaya da aykırı olan bu kanuna karşı işçiler her ilde bu duruma karşı ses verdiler. Kendilerine göre çeşitli şekillerde demokratik protesto haklarını kullandılar.
İstanbul ve Kocaeli'de 15 Haziran sabahı işbaşı yapmadılar. Üretim durdu. İktidarın bu uygulamasını protesto etmek için en yakın fabrikadaki işçilerle buluşarak ve birleşerek yürüdüler. 15 ve 16 Haziran'da DİSK'e bağlı işçilerin yaptıkları bu büyük protesto eylemi, devrimci gençlik, sol kuruluşlar ve bazı siyasi parti mensupları tarafından da desteklendi.
Planlı ve kararlı biçimde yapılan bu eylem şahane bir haykırış, yüzbinlerin katıldığı ve beyaz sayfalara yazılan bir unutulmaz oldu...
15 ve 16 Haziran sendikal özgürlük direnişi "16 Haziran İşçi Eylem Günüdür" sloganı ile emek tarihi içindeki yerini aldı.
İşçi sınıfının devrimci sendikal kanadının öncülüğünde yapılan 15- 16 Haziran Direnişi ile işçiler,
kararlaştırdılar,
buluştular,
birleştiler,
birleşerek anlaştılar,
binler,
onbinler,
yüzbinler olarak yürüdüler, yürüdüler,
kazandılar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder