İşçi sendikaları, üyelerinin hak ve menfaatlerini koruyabilmek ve mensuplarına yeni haklar sağlamak için örgütlenmek zorundadırlar. Üyelerinin menfaatlerini korumanın yanında, yeni haklar elde edebilmek için üye sayılarını, iş kolunda belirlenen barajı yakalayıp geçmeleri gerekir.
İş yerlerinde yetkili sendika olmak demek, üye çoğunluğunu sağlamak, toplu sözleşme yetkisini alarak işverenle toplu iş sözleşmesi imzalamak demektir.
Sendikanın nicel (sayısal) bakımdan üye sayısının yeterli olması, gücün belli bir bölümünü ifade eder. Sayısal yeterliliğinin yanı sıra parasal gücünün de yeterli duruma erişmesi, üyelerin mücadele azmi ve dayanışma ruhlarının gelişmiş ve işçilik bilincine* kavuşmuş olmaları gerekir. Bu da eğitimle olur.
Sendikal eğitimde amaç, üyelerin olayları muhakeme edebilecek düzeye gelmesi ilk ilke olmalıdır. Her yer ve koşulda olaylara, gerçekçilik gözü ve anlayışı ile bakabilecek duruma gelebilmek bir bilinç yükselmesidir.
Burada kastedilen asıl vurgu üyelerin bilgi ve bilinç düzeyinin belli bir noktaya kadar yükseltilmesidir. Eğitimler, elbette iş yerlerinde bir kısım üyelerin, sendikal konularda söz ve karar sahibi olabilme noktasında, karar verecek hale gelmelerini sağlayan en önemli etkendir. Sendikalar genellikle kendi dünya görüşleri ve yöneticilerin genel ideolojileri doğrultusunda eğitim yaparlar.
Disk kurucu üyesi ve lokomotif sendikası Türkiye Maden-İş'in, kuruluşundan itibaren eğitime çok önem verdiği, sendikal camiada bilinen bir gerçekti. Özellikle altmış ve yetmişli yıllarda işçi eğitimleri, İstanbul'un bir çok bölgesinde, Ankara, İzmir, Adana, Mersin ve Antalya gibi büyük şehirlerde durmaksızın yapılır hale gelmişti
Eğitimler genellikle sınıflandırılmış olarak yapılıyordu. A tipi eğitimler, üç gün boyunca devam ediyordu. "Yetiştirme Semineri" olarak adlandırılırdı. Üyelerin bilgi ve bilinç düzeylerini yükseltmek amacıyla yapılırdı.
B tipi Eğitimler ise yedi gün(hafta) sürüyordu."Geliştirme Semineri"olarak adlandırılırdı. Sendikal, sosyal ve ekonomik konular işlenirdi. Gönen Eğitim ve Dinlenme Tesislerinde 'MİTES' yapılıyordu.
Sağdan ikinci 6. Bölge Temsilcisi Hüseyin Ekinci, Soldan 2. Kavel eski Baştemsilcisi İlyas Kabil, 3. Rabak Baştemsilcisi Celal Alçınkaya, 4. İzmir 3. Bölge Temsilcisi Bahtiyar Erkul, 5. Uzel (Ferguson Traktör Fb.) Baştemsilcisi Eşref Yerlikaya, gözlük ve pardösülü ise İtalya Metal İşçileri sendikası temsilcisi.
C tipi eğitimler ise 15 günlük sürelerle yapılan yurt içi ve yurt dışı "Görgü Eğitimi" şeklindeydi. Merkezi İsviçre'de bulunan Uluslararası Metal İşçileri Federasyonuyla yapılan işbirliği ile, birçok üyemiz, Avusturya, Almanya, İtalya ve Fransa'ya gönderildi. Sendika aracı 25 koltuklu otobüslerle gidilen ülkeler de insanlar ve yaşantıları hakkında bilgi edinirlerdi. Fabrikalar, üretim teknolojileri, iş güvenliği ve işçi sağlığı, ücret, çalışma koşulları ve çevre ile ilgili incelemelerde bulunuyorlardı. Sendika ve çalışmaları konularında bilgi sahibi oluyor, bilgi ve birikimlerini dönüşte arkadaşlarına anlatıyorlardı.
A ve B tipi eğitimler genellikle sendikanın kendi malı olan merkez ve bölge binalarında ve Gönen Eğitim Tesislerinde, eğitim dairesi müdürü Hasan Basri Ceyhan ve eğitim uzmanlarının işbirliği ile yapılırdı.
Hasan B.Ceyhan
Profesör Alpaslan Işıklı, Fethi Naci, İbrahim Türk, Hasan Basri Ceyhan ve Süleyman Üstün gibi eğitimci hocalar, uzun süre dersler verdiler.
Çeşitli konularda bölgesel konferanslar ve Ruhi Su, Aşık İhsanî, Aşık Nesimî Çimen gibi değerli sanatçıların verdikleri konserler, eğitimin devamı şeklinde geçiyordu. İşçiler, İhsanî ve deyişlerine coşkuyla eşlik ediyorlardı.
Solda Aşık Nesimi Çimen, sağda aşık ihsani
RUHİ SU |
ONAT KUTLAR |
Sinematek Derneği kurucusu ve Genel Başkanı değerli insan Onat Kutlar'ın Taksim'de yapılan film gösterilerinde, Türkiye Maden-İş üyelerine onar kişilik kontenjan ayırmıştı. İşçiler, aileleriyle birlikte severek gösterimlere katılıyor, filmleri ilgiyle izliyorlardı.
İşçi sınıfımızın sendikal yüz akı, Disk kurucu üyesi Türkiye Maden-İş Sendikası üyelerine çokça emek veren işçi sınıfının bu değerli öğretmen ve sanatçılarını saygıyla anıyoruz.
* Yaratılan artı değerin farkında olmak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder